No: 291, 8 Kasım 2023, Avrupa Birliği Komisyonu 2023 Yılı Türkiye Raporu Hk.

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı 08.11.2023

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, 2023 yılı Genişleme Strateji Belgesi ile Türkiye dâhil tüm aday ve potansiyel aday ülkeler için hazırlanan Ülke Raporlarını bugün açıklamıştır. 2023 yılı Türkiye Raporu, ülkemiz için Komisyon tarafından hazırlanan 25. Rapor olmasına rağmen, AB’nin ülkemize karşı haksız ve önyargılı yaklaşımını muhafaza etmesi, pek çok tehditle karşı karşıya olan kıtamızın geleceği açısından kaygı vericidir.

Raporda yer alan, özellikle siyasi kriterler ile Yargı ve Temel Haklar faslındaki mesnetsiz iddiaları ve haksız eleştirileri tümüyle reddediyoruz. 23. Yargı ve Temel Haklar ile 24. Adalet, Özgürlük ve Güvenlik fasılları tüm çabalarımıza rağmen, 2009 yılından itibaren bir üye ülkenin siyasi engeli yüzünden açılamamışken, üye ülkeler bakımından kendi aralarında bile tartışmalı temel haklar alanındaki pek çok konuda ülkemize yönelik haksız iddialarda bulunulması, AB’nin samimiyetsiz ve çifte standartlı yaklaşımının bir tezahürüdür.

Bir yandan aday ülke Türkiye ile dış politika, bölgesel gelişmeler, güvenlik, savunma ve sektörel konularda mevcut üst düzey diyalog ve işbirliği mekanizmalarını engellerken, diğer yandan bu kritik alanlarda AB politikalarına uyumumuzun azaldığını ileri sürmek en hafif tabirle tutarsızlıktır. Keza Türkiye’nin Gümrük Birliği yükümlülüklerini yerine getirmemesinin ikili ticari ilişkilerin önünde bir engel olduğu iddia edilirken, bu engellerin aşılmasına imkân verecek güncelleme müzakerelerinin siyasileştirilerek engellenmesi de, AB’nin benzer çelişkilerinden biri olmaya devam etmektedir.

Metinde bir eleştiri olarak yer verilen, ülkemizin Hamas-İsrail savaşına dair tutumunun AB’yle tamamen uyumsuz olduğu yolundaki tespiti ise esasen övgü olarak değerlendiriyoruz. Orta Çağ karanlığından 21. yüzyılda hortlamış sivil bir katliamın karşısında tarihin yanlış yerinde duran AB’ye, evrensel değerlere, uluslararası hukuka ve insancıl ilkelere dayalı politikaların sadece Ukrayna veya Avrupa’nın başka bir bölgesi için değil, Ortadoğu dâhil tüm dünyada geçerli olması gerektiğini hatırlatma gereği duyuyoruz.

Raporun Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs konularındaki bölümlerinin her zamanki gibi, gayrihukuki, gerçek dışı ve maksimalist Rum/Yunan tezlerini yansıtması, ülkemizin ve KKTC’nin haklı politikalarını görmezden gelen dışlayıcı tutumun sürdürülmesi, Kıbrıs Türklerinin haklarının yok sayılması ise, AB’nin dayanışma kisvesi altında taraflı ve haksız tutumunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Bu vesileyle, Kıbrıs meselesinin çözüm sürecinin formatının Ada’daki iki taraf, üç Garantör ve Birleşmiş Milletler Teşkilatı olduğunu, AB’nin geçmişteki süreçlerdeki rolünün tarafların rızasıyla gözlemciliğin ötesine geçmediğini, herhangi bir şekilde söz sahibi olmadığını vurgulamak isteriz. AB’nin Kıbrıs’ta olası bir çözüme dair Rum tezlerini kayıtsız şartsız savunmaktan ibaret beyanlarının Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafı nezdinde ne bir değeri ne de bir bağlayıcılığı bulunduğunun ve çözüm sürecine hizmet etmektense zarar verdiğinin artık idrak edilmesi gerekmektedir.

Türkiye ekonomisinin gelişmişliğine, Birlik içindeki rekabet baskısı ve piyasa güçleriyle baş edebilme kapasitesine vurgu yapılmasının yanısıra, Gümrük Birliği’nden bu yana mevzuatını AB müktesebatı ile uyumlaştıran ülkemizin pek çok alanda AB standartlarına uyum sağladığı gerçeğinin Raporda yer bulması, izlediğimiz kararlı politikaların bir yansımasıdır.

Mevcut uluslararası konjonktürde, AB’nin genişleme politikasını hakkaniyetli ve kapsayıcı bir zeminde yürütmesi elzemdir. Türkiye-AB ilişkilerinin her alanda güçlendirilmesi gereğinin geçmişe göre daha fazla önem arzettiği, bizzat AB tarafından da kabul edilen bir gerçektir. Tek taraflı ve haksız eleştirilerin yerine, işbirliği ve diyalog ruhuyla hareket edildiği takdirde, AB ile ilişkilerimizi daha sağlam temellere oturtmaya ve ortak çıkarlarımız doğrultusunda işbirliğimizi güçlendirmeye her zaman açığız. Adaylığımızı kağıt üzerinde kuru bir cümle olarak değil, AB’nin eylem ve söylemlerinde, somut adımlarında görmek istiyoruz.

2023 yılında deprem felaketi nedeniyle yaşadığımız zor zamanlarda AB’nin ülkemizle dayanışma içerisinde olduğunu göstermesi bizim için önemli ve kıymetlidir. Aynı dayanışma ve işbirliği ruhuyla, AB'yi ülkemizin katılım sürecinin önündeki engelleri kaldırmaya, daha fazla sorumluluk üstlenmeye ve ahde vefa ilkesinin gereklerini yerine getirmeye davet ediyoruz.

Atatürk

Pazartesi - Cuma

08:30 - 16:30

Başkonsolosluğumuz 1 Mart 2016 tarihinden itibaren randevu sistemine geçmiştir. Tüm konsolosluk işlemleri için https://www.konsolosluk.gov.tr web adresi üzerinden randevu alınması gerekmektedir. Vatandaş işlem saati acil durumlar hariç saat 16:00 itibariyle sona ermektedir.
1.01.2024 1.01.2024 Yeni Yıl
12.02.2024 13.02.2024 Karnaval
29.03.2024 29.03.2024 Kutsal Cuma
1.04.2024 1.04.2024 Paskalya
10.04.2024 10.04.2024 Ramazan Bayramı'nın 1. Günü
1.05.2024 1.05.2024 İşçi Bayramı
9.05.2024 9.05.2024 Hz. İsa'nın Göğe Yükselişi
20.05.2024 20.05.2024 Küçük Paskalya
30.05.2024 30.05.2024 Yortu Bayramı
3.10.2024 3.10.2024 AFC Milli Günü
29.10.2024 29.10.2024 Cumhuriyet Bayramı
1.11.2024 1.11.2024 Azizler Yortusu
24.12.2024 24.12.2024 Noel Arefesi
25.12.2024 25.12.2024 1. Noel Günü
26.12.2024 26.12.2024 2. Noel Günü
31.12.2024 31.12.2024 Yılbaşı
1.01.2025 1.01.2025 Yeni Yıl
3.03.2025 4.03.2025 Karnaval
18.04.2025 18.04.2025 Kutsal Cuma
21.04.2025 21.04.2025 Paskalya
1.05.2025 1.05.2025 İşçi Bayramı
29.05.2025 29.05.2025 Hz. İsa'nın Göğe Yükselişi
6.06.2025 6.06.2025 Kurban Bayramı
9.06.2025 9.06.2025 Küçük Paskalya
19.06.2025 19.06.2025 Yortu Bayramı
3.10.2025 3.10.2025 AFC Milli Günü
29.10.2025 29.10.2025 Cumhuriyet Bayramı
24.12.2025 24.12.2025 Noel Arefesi
25.12.2025 25.12.2025 1. Noel Günü
26.12.2025 26.12.2025 2. Noel Günü
31.12.2025 31.12.2025 Yılbaşı